Поляк живёт в Москве. (Polonyalı Moskova'da yaşıyor.)
Мой друг - поляк. (Benim arkadaşım Polonyalı.)
Поляк говорит по-русски. (Polonyalı Rusça konuşuyor.)
Это подарок от поляка. (Bu Polonyalı'dan bir hediye.)
Я видел поляка вчера. (Dün bir Polonyalı gördüm.)
Поляк рассказал мне о своей стране. (Polonyalı bana kendi ülkesi hakkında anlattı.)
Я прочитал книгу, написанную поляком. (Polonyalı tarafından yazılmış bir kitap okudum.)
Поляк предложил мне поехать в Польшу. (Polonyalı bana Polonya'ya gitmeyi önerdi.)
Он не любит, когда его называют просто поляком. (O, kendisine sadece Polonyalı denmesinden hoşlanmıyor.)
Мы обсуждали с поляком политику. (Polonyalı ile politika tartışıyorduk.)