Держать-Подержать

Держать

Tutmak

Подержать

Tutmak

SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

  • Держать Geçmiş Zaman : державший

    SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

    Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Держать Şimdiki Zaman :
  • Держать Edilgen Geçmiş Zaman : держанный
  • Держать Edilgen Şimdiki Zaman :
  • Подержать Geçmiş Zaman : подержавший
  • Подержать Edilgen Geçmiş Zaman : подержанный

ZARF FİİL-ДЕЕПРИЧАСТИЕ

  • Держать Şimdiki Zaman : держа

    ZARF FİİL - Деепричастие

    Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Подержать Geçmiş Zaman : подержав

AŞAĞIDAKİ ÖRNEKLER YAPAY ZEKA (GROK 2) TARAFINDAN ÜRETİLMİŞTİR.

Я держу книгу. (Ben kitabı tutuyorum.)

Она подержала мою руку. (O benim elimi tuttu.)

Держи мяч! (Topu tut!)

Мы подержали дверь открытой. (Biz kapıyı açık tuttuk.)

Он держит ключи в кармане. (O anahtarları cebinde tutuyor.)

Ты подержал мой телефон? (Sen telefonumu tutmuş muydun?)

Держи зонтик, идет дождь. (Şemsiyeyi tut, yağmur yağıyor.)

Она подержала цветок в вазе. (O çiçeği vazoda tuttu.)

Держи мою руку, не бойся. (Elimi tut, korkma.)

Они подержали тайну. (Onlar sırrı sakladılar.)

Эта картина держит внимание зрителя. (Bu resim izleyicinin dikkatini çekiyor.)

Я подержал в руках старинную монету. (Eski bir madeni parayı elimde tuttum.)

Держать слово очень важно. (Sözünü tutmak çok önemlidir.)

Он подержал пакет, пока я открывал дверь. (O, ben kapıyı açarken paketi tuttu.)

Мы держим наш план в тайне. (Biz planımızı gizli tutuyoruz.)

Она подержала паузу, прежде чем ответить. (O cevap vermeden önce bir duraklama yaptı.)

Держать равновесие на велосипеде сложно. (Bisiklette dengeyi korumak zordur.)

Они подержали конференцию на высоком уровне. (Onlar konferansı yüksek seviyede tuttular.)

Я держу надежду, что все будет хорошо. (Umut ediyorum ki her şey yolunda olacak.)

Он подержал за руку, когда я проходил через толпу. (O, ben kalabalığın içinden geçerken elimden tuttu.)