Несовершенный вид fiillerde eylem devam ettiği için, fiil geçmiş, şimdiki ve gelecek zamanlarda çekimlenir. Ancak Совершенный вид'de eylem bitmiş olduğu için devam eden şimdiki zamanda fiil çekimlenmez.Yani Совершенный вид'de Şimdiki Zaman yoktur.
Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.
Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.
Он заставил меня убрать комнату. (O beni odayı temizlettirdi.)
Учитель заставляет нас каждый день читать. (Öğretmen bizi her gün okumaya zorluyor.)
Мама заставила меня помыть посуду. (Anne beni bulaşık yıkamaya zorladı.)
Она заставила его купить ей цветы. (Ona çiçek alması için onu zorladı.)
Родители заставляют детей делать уроки. (Ebeveynler çocukları ödev yapmaya zorluyor.)
Он заставил меня ждать два часа. (Beni iki saat bekletmek zorunda bıraktı.)
Тренер заставляет нас бегать каждое утро. (Antrenör bizi her sabah koşmaya zorluyor.)
Она заставила меня повторить это три раза. (Beni bunu üç kez tekrar ettirmeye zorladı.)
Мы заставили его признаться в этом. (Onu bunu itiraf etmeye zorladık.)
Отец заставил сына помочь ему. (Baba oğlunu yardım etmeye zorladı.)
Начальник заставил меня работать сверхурочно. (Şef beni fazla mesai yapmaya zorladı.)
Она заставляет меня чувствовать себя виноватым. (Beni suçlu hissettiriyor.)
Он заставил меня поверить в его ложь. (Beni yalanına inandırmaya zorladı.)
Учитель заставил нас написать эссе на тему. (Öğretmen bizi konuyla ilgili bir makale yazmaya zorladı.)
Она заставила его изменить своё мнение. (Onun fikrini değiştirmesi için zorladı.)
Он заставил меня понять, что я ошибался. (Benim yanıldığımı anlamam için zorladı.)
Мы заставили его принять наше предложение. (Onu teklifimizi kabul etmeye zorladık.)
Она заставила меня переосмыслить мои цели. (Beni hedeflerimi yeniden düşünmeye zorladı.)
Он заставил меня пересмотреть мои планы. (Beni planlarımı yeniden değerlendirmeye zorladı.)
Мама заставила меня обещать, что я буду осторожен. (Anne beni dikkatli olacağıma dair söz vermeye zorladı.)