Кричать-Крикнуть

Кричать

Bağırmak, haykırmak

Крикнуть

Bağırmak, haykırmak

SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

  • Кричать Geçmiş Zaman : Кричавший

    SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

    Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Кричать Şimdiki Zaman : Кричащий
  • Кричать Edilgen Geçmiş Zaman : -
  • Кричать Edilgen Şimdiki Zaman : -
  • Крикнуть Geçmiş Zaman : Крикнувший
  • Крикнуть Edilgen Geçmiş Zaman : -

ZARF FİİL-ДЕЕПРИЧАСТИЕ

  • Кричать Şimdiki Zaman : Крича

    ZARF FİİL - Деепричастие

    Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Крикнуть Geçmiş Zaman : Крикнув

Örnekler

  • Почему она крикнула?
  • Она кричала Отпусти!

AŞAĞIDAKİ ÖRNEKLER YAPAY ZEKA (GROK 2) TARAFINDAN ÜRETİLMİŞTİR.

Мама кричит на ребенка. (Anne çocuğa bağırıyor.)

Он крикнул от боли. (O acıdan bağırdı.)

Дети кричат от радости. (Çocuklar sevinçten bağırıyorlar.)

Я крикнул ей, но она не услышала. (Ona bağırdım ama duymadı.)

Она кричит, когда боится. (Korktuğunda bağırır.)

Крикни, если увидишь что-то странное. (Garip bir şey görürsen bağırsana.)

Мы кричали вместе с толпой. (Kalabalıkla birlikte bağırdık.)

Он всегда кричит на собаку. (O her zaman köpeğe bağırır.)

Крикните, пожалуйста, водителю. (Lütfen şoföre bağırsana.)

Когда я увидел паука, я крикнул. (Örümcek gördüğümde bağırdım.)

Когда я увидел призрака, я хотел крикнуть, но голос не вышел. (Hayalet gördüğümde bağırmak istedim ama sesim çıkmadı.)

Он кричал на весь дом, требуя внимания. (Evde dikkat çekmek için bağırdı.)

Если бы я знал, что случится, я бы крикнул. (Ne olacağını bilseydim, bağırmıştım.)

Она кричала на него до тех пор, пока он не согласился. (Onun kabul edene kadar ona bağırdı.)

После того как он ушел, я крикнул в пустоту. (O gittikten sonra boşluğa bağırdım.)

Когда мы нашли сокровище, мы кричали от радости. (Hazineyi bulduğumuzda sevinçten bağırdık.)

Она кричала от страха, когда увидела змею. (Yılan gördüğünde korkudan bağırdı.)

Он крикнул так громко, что разбудил всех соседей. (Öyle yüksek sesle bağırdı ki tüm komşuları uyandırdı.)

Если бы ты был на моем месте, ты бы тоже крикнул. (Sen benim yerimde olsaydın, sen de bağırırdın.)

Я кричу, когда чувствую себя беспомощным. (Kendimi çaresiz hissettiğimde bağırırım.)