Орать-Заорать

Орать

Bağırmak, böğürmek

Заорать

Bağırmak, böğürmek

SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

  • Орать Geçmiş Zaman : оравший

    SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

    Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Орать Şimdiki Zaman :
  • Орать Edilgen Geçmiş Zaman : оранный
  • Орать Edilgen Şimdiki Zaman :
  • Заорать Geçmiş Zaman : заоравший
  • Заорать Edilgen Geçmiş Zaman :

ZARF FİİL-ДЕЕПРИЧАСТИЕ

  • Орать Şimdiki Zaman : оря

    ZARF FİİL - Деепричастие

    Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Заорать Geçmiş Zaman : заорав

AŞAĞIDAKİ ÖRNEKLER YAPAY ZEKA (GROK 2) TARAFINDAN ÜRETİLMİŞTİR.

Он начал орать, когда увидел паука. (Örümceği görünce bağırmaya başladı.)

Мама заорала на детей, чтобы они перестали шуметь. (Anne çocuklara gürültü yapmayı bırakmaları için bağırdı.)

Мы орем песни на наших вечеринках. (Partilerimizde şarkı söylüyoruz.)

Он заорал от боли, когда упал. (Düştüğünde acıdan bağırdı.)

Дети орут на улице, играя в футбол. (Çocuklar sokakta futbol oynarken bağırıyor.)

Она орет на меня каждый раз, когда я опаздываю. (Her geç kaldığımda bana bağırıyor.)

Когда фильм стал страшным, я заорал. (Film korkunçlaştığında bağırdım.)

Учитель орет на учеников, чтобы они были внимательнее. (Öğretmen öğrencilerin daha dikkatli olmaları için bağırıyor.)

Он всегда орет, когда смотрит футбол. (Futbol izlerken hep bağırır.)

Я заорал, когда увидел, что моя машина разбита. (Arabamın kırıldığını görünce bağırdım.)

Во время спора он начал орать, чтобы доказать свою правоту. (Tartışma sırasında haklı olduğunu kanıtlamak için bağırmaya başladı.)

Она заорала на своего мужа за то, что он забыл день рождения. (Kocası doğum gününü unuttuğu için ona bağırdı.)

Он орет на всех, когда нервничает. (Sinirlendiğinde herkese bağırır.)

После того, как команда проиграла, тренер заорал на игроков. (Takım kaybettikten sonra antrenör oyunculara bağırdı.)

Он заорал от радости, когда узнал, что выиграл в лотерею. (Piyango kazandığını öğrenince sevinçten bağırdı.)

Они орут, чтобы привлечь внимание к своей проблеме. (Sorunlarına dikkat çekmek için bağırıyorlar.)

Во время митинга люди орали лозунги. (Miting sırasında insanlar slogan atıyordu.)

Он всегда орет, когда его что-то беспокоит. (Bir şey onu rahatsız ettiğinde hep bağırır.)

Когда она увидела, что её кошка пропала, она заорала от отчаяния. (Kedisinin kaybolduğunu görünce umutsuzluktan bağırdı.)

Он орет, чтобы скрыть свои чувства. (Duygularını saklamak için bağırıyor.)