Освещать-Осветить

Освещать

Tazelenmek

Осветить

Tazelenmek

SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

  • Освещать Geçmiş Zaman : освещавший

    SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

    Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Освещать Şimdiki Zaman :
  • Освещать Edilgen Geçmiş Zaman :
  • Освещать Edilgen Şimdiki Zaman : освещаемый
  • Осветить Geçmiş Zaman : осветивший
  • Осветить Edilgen Geçmiş Zaman : освещённый

ZARF FİİL-ДЕЕПРИЧАСТИЕ

  • Освещать Şimdiki Zaman : освещая

    ZARF FİİL - Деепричастие

    Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Осветить Geçmiş Zaman : осветив

AŞAĞIDAKİ ÖRNEKLER YAPAY ZEKA (GROK 2) TARAFINDAN ÜRETİLMİŞTİR.

Этот фонарь освещает дорогу. (Bu lamba yolu aydınlatır.)

Он осветил комнату свечой. (O, mumla odayı aydınlattı.)

Мы осветим дом на праздник. (Bayramda evi aydınlatacağız.)

Лампа не освещает достаточно. (Lamba yeterince aydınlatmıyor.)

Они осветили сцену для спектакля. (Onlar oyun için sahneyi aydınlattı.)

Улица освещена фонарями. (Cadde lambalarla aydınlatılmış.)

Она осветила торт свечами. (O, pastayı mumlarla aydınlattı.)

Мы осветим сад вечером. (Akşam bahçeyi aydınlatacağız.)

Эта лампа освещает мою комнату. (Bu lamba odamı aydınlatır.)

Он осветил путь для нас. (O, bizim için yolu aydınlattı.)

Этот прожектор освещает стадион. (Bu projektör stadyumu aydınlatır.)

Археологи осветили древние руины. (Arkeologlar antik kalıntıları aydınlattı.)

Они осветили тему в дискуссии. (Onlar tartışmada konuyu aydınlattı.)

Новое исследование освещает проблему изменения климата. (Yeni araştırma iklim değişikliği sorununu aydınlatıyor.)

Освещенный путь ведет к выходу. (Aydınlatılmış yol çıkışa götürür.)

Он осветил неизведанные области науки. (O, bilimde keşfedilmemiş alanları aydınlattı.)

Фонарик осветил тайный проход. (El feneri gizli geçidi aydınlattı.)

Лазер осветил объект на расстоянии. (Lazer uzakta bir nesneyi aydınlattı.)

Свет осветил картину в галерее. (Işık galerideki resmi aydınlattı.)

Эта статья освещает новые аспекты теории. (Bu makale teorinin yeni yönlerini aydınlatıyor.)