Проливать-Пролить

Проливать

Dökmek, akıtmak

Пролить

Dökmek, akıtmak

SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

  • Проливать Geçmiş Zaman : проливавший

    SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

    Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Проливать Şimdiki Zaman : проливающий
  • Проливать Edilgen Geçmiş Zaman : -
  • Проливать Edilgen Şimdiki Zaman : проливаемый
  • Пролить Geçmiş Zaman : проливший
  • Пролить Edilgen Geçmiş Zaman : пролитый

ZARF FİİL-ДЕЕПРИЧАСТИЕ

  • Проливать Şimdiki Zaman : проливая

    ZARF FİİL - Деепричастие

    Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Пролить Geçmiş Zaman : пролив

AŞAĞIDAKİ ÖRNEKLER YAPAY ZEKA (GROK 2) TARAFINDAN ÜRETİLMİŞTİR.

Я пролил кофе на стол. (Kahveyi masaya döktüm.)

Она пролила сок на ковер. (O meyve suyunu halıya döktü.)

Не проливай воду, пожалуйста. (Lütfen suyu dökme.)

Мы часто проливаем чай. (Çayı sık sık döküyoruz.)

Он всегда проливает молоко. (O her zaman sütü döküyor.)

Пролей немного масла на сковороду. (Tavaya biraz yağ dök.)

Я пролил суп, когда ел. (Çorba içerken döktüm.)

Они пролили вино на скатерть. (Onlar şarabı masa örtüsüne döktüler.)

Не проливай слишком много. (Çok fazla dökme.)

Ты пролил соус на рубашку. (Gömleğine sos döktün.)

Он пролил клей на бумагу, испортив проект. (O, projesini bozarak kağıdın üzerine yapıştırıcı döktü.)

Мы пролили вино, но это было не важно. (Biz şarabı döktük ama bu önemli değildi.)

Она пролила чернила, пока писала письмо. (O, mektup yazarken mürekkep döktü.)

Не проливай слёзы, всё будет хорошо. (Gözyaşlarını dökme, her şey iyi olacak.)

Проливание масла на огонь может быть опасным. (Ateşin üzerine yağ dökmek tehlikeli olabilir.)

Я пролил кофе, когда пытался найти телефон. (Telefonumu ararken kahveyi döktüm.)

Они пролили всю воду из бутылки. (Onlar şişedeki bütün suyu döktüler.)

Мы проливали пот, чтобы закончить работу вовремя. (İşimizi zamanında bitirebilmek için ter döktük.)

Проливание кислоты на кожу может вызвать ожоги. (Asidi cilde dökmek yanıklara neden olabilir.)

Он пролил свою чашку чая, но продолжил говорить. (O, çayını döktü ama konuşmaya devam etti.)