Чесать-Почесать

Чесать

Kaşımak

Почесать

Kaşımak

SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

  • Чесать Geçmiş Zaman : Чесавший

    SIFAT FİİL-ПРИЧАСТИЕ

    Fiil Sıfatlar şimdiki ve geçmiş zamanda , aktif ve pasif isimleri tanımlamak için kullanılır ve adından da anlaşıldığı gibi bu sıfatlar fiilden türetilirler. Örneğin okuyan çocuk, oturan adam, çalışan insan gibi.ПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Чесать Şimdiki Zaman : Чешущий
  • Чесать Edilgen Geçmiş Zaman : Чесанный
  • Чесать Edilgen Şimdiki Zaman : -
  • Почесать Geçmiş Zaman : Почесавший
  • Почесать Edilgen Geçmiş Zaman : Почесанный

ZARF FİİL-ДЕЕПРИЧАСТИЕ

  • Чесать Şimdiki Zaman : Чеша

    ZARF FİİL - Деепричастие

    Zarf fiil ; bir fiilin cümlede zarf görevinde kullanıldığı halidir. Genelde yükleme yöneltilen “nasıl” ve “ne zaman” sorularının yanıtıdır. Fiillere bağ fiil eki eklenerek yapılırlar.ДЕЕПРИЧАСТИЕ ile ilgili dersimize buradan ulaşabilirsiniz.

  • Почесать Geçmiş Zaman : Почесав

AŞAĞIDAKİ ÖRNEKLER YAPAY ZEKA (GROK 2) TARAFINDAN ÜRETİLMİŞTİR.

Когда я укусил комара, мне пришлось чесать укус. (Bir sivrisinek ısırınca, ısırığı kaşımam gerekti.)

Она любит почесать спину, когда смотрит телевизор. (Televizyon izlerken sırtını kaşımaktan hoşlanır.)

Мальчик чесал руку, потому что она зудела. (Çocuk elini kaşıyordu, çünkü eli kaşınıyordu.)

После уроков я буду чесать голову, она сильно чешется. (Derslerden sonra başımı kaşıyacağım, çok kaşınıyor.)

Мама сказала, что если я буду чесать ранку, она заживет дольше. (Anne, yarayı kaşırsam daha uzun sürede iyileşeceğini söyledi.)

Я всегда чешу нос, когда лгу. (Yalan söylerken her zaman burnumu kaşırım.)

Он почесал ухо и продолжил говорить. (Kulağını kaşıdı ve konuşmaya devam etti.)

Когда мы играли в футбол, я ударился коленом и начал чесать его. (Futbol oynarken dizimi vurdum ve kaşımaya başladım.)

Моя сестра чесала собаку за ухом, и та была в восторге. (Kız kardeşim köpeğin kulağını kaşıyordu ve köpek çok mutluydu.)

Когда я учусь, мне приходится часто чесать голову. (Ders çalışırken sık sık başımı kaşımak zorunda kalıyorum.)

Чтобы не чесать укус комара, я использовал специальную мазь. (Sivrisinek ısırığını kaşımamak için özel bir merhem kullandım.)

После работы я люблю почесать ноги, они устают. (İşten sonra bacaklarımı kaşımaktan hoşlanırım, yoruluyorlar.)

На лекции я заметил, что профессор постоянно чешет подбородок. (Derste profesörün sürekli çenesini kaşıdığını fark ettim.)

Когда я нервничаю, мне приходится чесать руки. (Sinirlendiğimde ellerimi kaşımak zorunda kalıyorum.)

После ужина мы сидели на диване и чесали друг другу спины. (Akşam yemeğinden sonra kanepede oturup birbirimizin sırtını kaşıdık.)

Чтобы не чесать кожу, нужно использовать увлажняющий крем. (Cildinizi kaşımamak için nemlendirici krem kullanmalısınız.)

Когда я читаю, мне приходится часто чесать глаза. (Okurken sık sık gözlerimi kaşımak zorunda kalıyorum.)

Он сказал, что если я буду чесать укус, он может воспалиться. (Isırığı kaşırsam iltihaplanabileceğini söyledi.)

После тренировки я почесал ногу, она сильно потела. (Antrenmandan sonra bacağımı kaşıdım, çok terlemişti.)

На совещании я заметил, что один из коллег постоянно чесал шею. (Toplantıda bir meslektaşımın sürekli boynunu kaşıdığını fark ettim.)